HIZLI ERİŞİM
Nasreddin Hoca Dönemi

Nasreddin Hoca’nın yaşadığı devir, sosyal ve siyasi çalkantıların olduğu XIII. yüzyıl Anadolusu’dur. Moğol istilasına uğrayan Anadolu’yu manevi anlamda inşa etmek için tıpkı çağdaşları olan Mevlana, Yunus Emre, Ahi Evren, Hacı Bektaş Velȋ, Şeyh Edebalı, Şems-i Tebrizȋ, Sarı Saltuk, Karaca Ahmet Sultan, Pir Ebi, Hoca Cihan, Hoca Fakih, Seyyid Mahmud Hayranȋ ve Şeyh Hacı İbrahim Velȋ vb. gibi Hoca’mız da üzerine düşeni yapmıştır. XIII. yüzyılda Anadolu’da yaşayan Türklerin sıkıntılarını tebessümle aşabilecekleri düşüncesini, hikmet ve ibret dolu “gül-düşün”leri aracılığıyla benimsetmiştir. Hoca’nın Akşehir Gölü’ne çaldığı maya, aslında bu yüzyılda Anadolu’ya çalınan Türklük ve İslamlık mayasıdır. Osmanlı Devleti’nin kuruluşuyla bu mayanın tuttuğunu görmekteyiz. XIII. yüzyıl Anadolusu, birçok tasavvuf ehlinin yaşadığı coğrafyadır. Yukarıda isimleri geçen bu tasavvuf ehilleri, Türk halkına güven verip huzurun, adaletin, birlik ve beraberliğin önemini aşılamışlardır. Bu dönemin öne çıkan önemli şahsiyetlerinden birileri olan Hz.Mevlana, Yunus Emre, Hacı Bektaş Velȋ, halka şiirleri ve özlü sözleriyle İslamiyet’in önemli hususlarından olan iman ve ahlakı öğretmişlerdir. Hak dinin İslamiyet olduğu ve insanların İslamiyet’e sarılarak ahlaklı ve faziletli bireyler olacağı düşüncesinin aşılayan bu Hak dostlarının yanında Hoca’mız da önemli bir payda olmuştur. O dönem insanlarının yaşadıkları sıkıntıları tebessümle, hikmet ve ibret dolu “gül-düşün”leri aracılığıyla aşabileceklerini göstermiştir. Bunun yanı sıra Nasreddin Hoca, düşünce tarzıyla halka ümitsizliğe düşmemeyi, sıkıntılara sabretmeyi ve her zaman yaşama sevinciyle dolu olmayı mizah aracılığıyla öğretmiştir. (Özçelik: 2011, s.19-20)


68078
Öğrenci
381009
Mezun
3131
Akademik Personel
4314
İdari Personel
24
Fakülte
8
Enstitü
5
Yüksekokul
22
Meslek Yüksekokul
53
Araştırma Merkezi
187
Öğrenci Topluluğu